1 Kasım 2020 Pazar

Her Şeye Rağmen Dimdik Duracağım

 Acının ve ayrılığın sanata katkısı su götürmez bir gerçek. Ne zaman üzgün, duygusal ya da düşünceli olsam kahvemi hazırlamış, buraya yazarken ya da bir şeyler karalarken buluyorum kendimi. Böyle bir girişle nereye bağlayacağımı düşünmüş olabilirsiniz. Anlatayım. Biliyorum ki hiç kimseye muhtaç değilim, yalnız değilim, özgüvensiz değilim. Benim ilk işim kendime güvenmek ve bir yol haritası çizmek. Aslına bakarsak bunu yapıyorum. Dgs sınavına gireceğim ve bunun için durmaksızın çalışıyorum, bir yandan iş arıyorum, bir yandan yazıyorum, okuyorum. Bunları yapabiliyor olmak, en azından sağlıklı olduğumu bilmek beni çok mutlu ediyor. Sevdiklerimin yanında olduğunu bilmek ise ayrı bir mutluluk.

Her insan gibi deniyorum, yeniliyorum, üzülüyorum, sinirleniyorum, düşüyorum ve tekrar kalkıyorum. Bunu yapmam gerektiğini biliyorum. Ben güçlü bir insanım, kendimi tanıyorum ve ne istediğimi biliyorum. Kendimi ve karşımdaki insanı üzmek düşüneceğim en son şeydir. Mutluluğun ve huzurun arayıcısıyım. Mutsuzluk yaratan insanlar ve ortamlardan olabildiğince kaçıyorum, çünkü bunun bana bir katkısı olmayacağını biliyorum.

Bugün bir ayrılık yaşadığım doğru, ama bundan pişman değilim. Olması gereken buydu ve ilk sözü birinin söylemesi gerekiyordu, o da ben oldum. Şimdi çok huzurlu hissediyorum kendimi. Yastığa başımı koyduğumda uzun bir süreden sonra soluksuz uyuyacağımı biliyorum. O kadar memnunum ki hayatımdaki dengesizlikleri bir dengeye koyduğum için, derslerime daha çok adapte olabileceğim için. Yaşadığım her şey için Tanrı'ya teşekkür ederim.

Tutarsızlık, İnsanlığın Yüz Karasıdır

Tutarsızlıklardan, net olmayan durumlardan ve belirsizliklerden nefret ediyorum. Bazı şeyler baştan konuşulur, halledilir, biter sanıyordum ...