20 Ocak 2018 Cumartesi

Eskilerden Bir Demet:)

Bugün paylaşacağım yazı yeni yazılmış bir yazı olmayacak. Çünkü bu yazıyı ben geçen sene paylaşmıştım:)


Bugün gerek minibüste, gerek caddede bir sürü insanla karşılaştım. Hepsi ayrı hayatlarda, farklı konular hakkında sohbet ediyorlardı. Kah şikayet ediyorlar, kah muhabbet. Herkes farklı şeyler yaşıyor, herkesin kafasında farklı farklı milyonlarca soru, hepsine bir cevap arıyorlar. O anda kafalarına en çok takılan sorunu düşünüyorlar, en mutlu anlarını düşünüyorlar. Çok gariptir ki aynı anda iki kişi farklı ruh hallerine bürünebiliyor. Biri üzüntüden ağlarken diğeri mutluluktan havaya uçuyor. İşte hayatın bize vermek istediği mesaj bu. Hayat bir imtihan ve biz hep öğrenci olacağız. O imtihanlardan gerek iyi, gerek kötü sonuç alarak bir yerlere geleceğiz, düşüneceğiz, düşüneceğiz, düşüneceğiz. Bir karara varacağız. Bizim için iyi veya kötü olduğunu ise zaman belirleyecek. Zaman kim mi? Zaman öğretmenimiz. Her şeyin öğreticisi, yol göstericisi, simsiyah bir yola ışık tutan şey zaman. Klişe bir laf vardır "zaman her şeyin ilacı". Aslında o kadar doğru bir laf ki. Gerçekten de her şeyin ilacı. Şimdi minibüste düşüne düşüne kahırlanan o insana zaman yardımcı olacak, mutluluktan gülümseyen o insana zaman yol gösterecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tutarsızlık, İnsanlığın Yüz Karasıdır

Tutarsızlıklardan, net olmayan durumlardan ve belirsizliklerden nefret ediyorum. Bazı şeyler baştan konuşulur, halledilir, biter sanıyordum ...